Usta oyuncunun yeni filminin yanı sıra Merhamet Hikâyeleri gösterime girdi

Horizon’ı iki bölüme ayıran Costner, iç savaş öncesinde ve sonrasında (1861-65) yaşanan olayları taraf olmadan aktarıyor. Bir yandan savaş sürerken bir yandan değişik ülkelerden gelenler Horizon (Ufuk) şirketinin pazarladığı topraklarda şanslarını dener.

GÜÇLÜ KADIN KİMLİKLER

Bu toprakların gerçek sahipleri Apaçiler ilk gelenlere gereken mesajı vermelerine karşın (nehir kenarındaki toplu mezarlar, yıkık kilise) göç sürer. Vaat edilmiş Topraklar’ı işaret eden, bir tür Amerikan rüyası (!) sunan Horizon şiddet, vahşet sarmalı yaratır. “Amerika göçmenler için bir vaatti, temiz bir başlangıç yerine yerlileri avladık, katlettik. Her şeyin sıfırdan kurulduğu, genç bir ulusun doğuşu kanla, dehşetle gerçekleşti” diyen yönetmen, projesini 1998’de tasarladı. Güçlü kadın kimlikler dikkat çeker: Kocasını, oğlunu yitiren Frances kızıyla birlikte yaşama sarılır, seks işçisi Marigold tek başına erkeklere kafa tutar, çete şefini öldürmeye girişen Lucy sıradışı ana karakterleridir.

Beyazlar ve yerliler arasındaki bölünmeyi de ele alan Costner, intikam almak isteyen, savaşmak istemeyen Apaçiler gibi, yeni yuvalarına yerleşmek isteyenleri, Kızılderili kafatası satıp para kazanmak isteyen beyazları gösterir izleyiciye. Posta arabaları, kervanlar, saldırılar, düellolar, hızlı silahşörler, çöller, kayalıklar, yemyeşil ormanlar, büyüleyici manzaraları klasik görüntülerle yansıtır kameraman J. Michael Munro. Aksiyon sahnelerinin (gece yerlilerin saldırısı, takipler) koreografisi ustalıkla düzenlenmiştir.

AYRIKSI ‘WESTERN’

At tüccarı Hayes’te Kevin Costner mükemmel bir performans sunar. Aşk, aile, güven, ihanet, intikam, vicdan, sömürgeciliği sorgulayan yönetmen Kurtlarla Dans, Wyatt Earp, Open Range’den farklı bir western yapmış. Costner burada Kurtlarla Dans’taki beyaz kurtarıcı yüzbaşı rolünde değildir. İdealist teğmen “bu topraklar yerlilerin mirası”, garnizon komutanı albay “Başkentte hükümet karar verirken biz de burada süreci idare edeceğiz” der. Siena Miller, Sam Worthington, Jena Malone, Danny Huston, Luke Wilson, Kevin Costner, Abby Lee Kershaw’ın oynadığı “Horizon: An American Saga Bölüm 1” vizyonda.

İNSANIN BİNBİR YÜZÜ

“Köpek Dişi”, “Kutsal Geyiğin Ölümü”, “The Favourite”, “Zavallılar”ın yönetmeni Yorgos Lanthimos “Merhamet Hikâyeleri”nde gözde temaları otorite, erk, özgür irade, teslimiyet, bağımlılık, saplantı, özveri, kendi kendine zarar verme, egemenlik kurma, tüketim ve inançtan vazgeçmiyor. Seçme şansı olmayan, yaşamını kontrol altına almak isteyen bir adam, denizde kaybolan karısı eve dönünce ondan şüphelenen bir polis memuru, tinsel gücün peşinde tarikata girmeye çabalayan bir kadın, hepsi deney fareleri gibidirler. Modern Amerikan toplumunun yozlaşmış yüzünü sergileyen yönetmen, karakterlerini itici, soğuk bir dünyanın içine sokar.

Eurythmics’in Sweet Dreams (Tatlı Rüyalar) şarkısıyla başlayan dramatik kara komedi de kimse pembe rüyalar görmez, bolca kâbus vardır. Aşk yalın bir istek ya da basit bir duygu değildir. Gerçekçi, gerçeküstü, fantastik üç bölümlük öykülerde senaristi Efthymis Filippou’yla özgün bir dünya yaratan sinemacı simetriye önem verir, uzun kaydırmalar, milimetrik kadrajlar, soğuk görüntüler ironik, sert bir ortam oluşturur. Cannes en iyi erkek oyuncu ödülünü alan Jesse Plemons, “Zavallılar”la kadın oyuncu Oscar’ını alan Emma Stone’la birlikte Willem Dafoe, Margaret Qualley, Joe Alwyn, Mamoudou Athie oyuncu kadrosundalar. Yeni Yunan sinemasının öncülerinden Lanthimos’tan yine provokatör, yine sıradışı bir çalışma.